edirne hasret cinayeti. edirne hasret cinayeti serkan. hasret karakoç cinayeti. edirne hasret cinayeti meryem. 2011 hasret cinayeti serkan şen
EDİRNE HASRET CİNAYETİ İle Bağlantı
Gündem Yaratan Olay: Aldatma, Pişmanlık ve Bir Cinayetin Gölgesi Türkiye televizyon tarihinde birçok ilginç olaya tanıklık edilmiş olsa da, Esra Erol’un sunduğu programda yaşananlar, izleyicileri derinden etkiledi. Programa katılan Mehmet Altun, eşini aldattığı için duyduğu pişmanlık ve barışma arzusu ile dikkat çekti. Ancak, bu kişisel dramın arkasından, yıllar önce işlenen ve hala hafızalarda yer edinen bir suçun gölgesi ortaya çıktı: Edirne Hasret Cinayeti.
Cinayet, Aldatma ve Şok Eden Gerçekler Mehmet Altun’un hikayesi, sadece bir aile içi uzlaşma çabası olarak başladı fakat sonrasında aldığı dadı ve eşini aldattığı kişinin geçmişindeki karanlık bir sırrın açığa çıkmasıyla bambaşka bir boyut kazandı. Dadının, yıllar önce Edirne Hasret Cinayeti‘ne karışan ve daha sonra cinsiyet değiştiren bir erkek olduğunun ortaya çıkması, programın ve Türkiye’nin gündemine oturdu.
Dadı Meryem Aslında Erkekmiş
Dadi meryem olarka bilinen ve proğrama konuk olan Meryem, 2011 YILINDA adının Serkan Olduğu ve Hasret Karakoç isminde 8 yaşında bir kız çocuğunun ölümüne sebep olduğunu açıkladı.
Altun’un aile hayatında yaşananlar, zamanla çok daha karmaşık ve üzücü bir hal aldı. Altun’un altı yıllık eşiyle olan evliliğine dadı olarak giren Meryem ile yaşadığı ilişki, başlangıçta sadece bir aldatma vakası gibi görünse de, zamanla işler çok daha karanlık bir boyuta taşındı.
Meryem, 2011 yılında Edirne’de yaşanan ve tüm ülkeyi derinden sarsan bir olayın merkezindeydi. O dönemde sadece 8 yaşında olan masum bir çocuk olan Hasret Karakoç’un trajik ölümüyle ilişkilendirildi ve sonunda korkunç gerçek gün yüzüne çıktı. Meryem’in, bu masumun hayatını almakla suçlandığı anlaşıldı.
Bu vakayla ilgili bir başka şaşırtıcı gelişme ise, cinayete karıştığı belirtilen 16 yaşındaki Serkan’ın, hapisten çıkışının ardından cinsiyet değiştirme sürecine girmiş olmasıydı. Bu, olayın karmaşıklığını ve iç içe geçmiş hayat hikayelerini bir kez daha gözler önüne serdi.
2011 Yılında Yaşanan Hasret Karakoç cinayeti
2011 yılında Edirne’nin Havsa ilçesine ait Şerbettar köyünde, 8 yaşındaki Hasret Karakoç’un kaybolmasıyla başlayan trajik olaylar zinciri, yürekleri dağladı. Küçük Hasret, sabah evinden okula gitmek üzere ayrıldıktan sonra bir daha haber alınamadı. Endişeye kapılan ailesi, öğretmenin çocuğun okula ulaşmadığını bildirmesi üzerine derin bir korku ve telaşa düştü.
Bu kaybolma vakası, kısa sürede acı bir cinayet soruşturmasına dönüştü. 16 yaşındaki Serkan’ın, Hasret’e evlerinin yakınındaki harabe bir yapıda korkunç bir saldırı düzenlediği ortaya çıktı. Serkan, küçük kızı taşla bayılttıktan sonra, onu gizlice bir çukura gömerek bu vahşi eylemini tamamladı.
Mahkemede, Serkan cinayeti kabul etse de annesi Sebahat Şen bu suçlamaları reddetti. Ancak yapılan otopsi incelemesi, Hasret’in başına aldığı darbeden değil, boğularak yaşamını yitirdiğini ortaya koydu. Soruşturma ilerledikçe, Serkan ve annesinin Hasret’in cansız bedenini toprağa verdikleri de kanıtlar arasında yer aldı.
Hasret Karakoç’un cenaze töreninde ise başka bir üzücü olay yaşandı. Töreni yöneten İmam ES’nin, küçük kızın kefenini açarak yüzünün fotoğrafını çekmesi, toplumda büyük bir infiale yol açtı. Bu saygısızca davranış, zaten yıkıma uğramış bir ailenin acısını katbekat artırdı ve kamuoyunda derin bir üzüntü ve öfke yarattı.
